30 Nisan 2009 Perşembe

Ben plastik bir çantayım !

İnsanoğlu ne garip, ne unutkan bir yaratık! :) 2 yıl önce herkes elinde '' I'm not a plastic bag ( ben plastik bir çanta değilim)'' yazılı torbalarla dolaşır, çevreye ne kadar duyarlıyım mesajı vermeye çalışırdı...Şimdi plastik çantalar, ayakkabılar aldı başını gidiyor... Hayır, insan düşünce yapısını değiştirmedikten sonra isterse evini plastikten yaptırsın banane! Zaten iki adımlık markete cip arabayla gidip sonra plastik poşet kullanmama tavrını pek yememeştik ya neyse!:)
Hem zaten ben ' jelly' çanta ve ayakkabı olayını seviyorum. Mesela aşadaki dondurma desenli çantayı Julie Verhoeven Mulberry için tasarlamış.



Bir de sağolsun Marc Jacobs havuzbaşında çantalarla sorun yaşamayalım diye su geçirmez pvc çantalar yaptı...
Bu arada şu ' jelly' ayakkabı dedikleri şey, resmen bizim küçükken denize girerken ayağımıza taş, yosun vs gelmesin diye giydiğimiz plastik ayakkabı. Uzaklarda aramayın, Beşiktaş pazarında 10 liraya satılıyormuş.:) Çok nostaljik bir şey bu aslında, ve de şehir hayatında kullanmak için bir o kadar sağlıksız:)
Bir de çok ilgilenen olursa, şu var

25 Nisan 2009 Cumartesi

''Namütenahi'' saç aksesuarları isteyen? :)









Saç aksesuarlarına, özellikle de bantlara ve taçlara olan sevgimi biliyorsunuz:) Bu ay yazdığım yunan tanrıçası saç bantları çok ilgi gördü ancak yurtdışından sipariş vermek her zaman biraz sorunlu ve zahmetli oluyor.

İşte bugün yine bir saç aksesuarı koleksiyonu gördüm ve vuruldum!:)
Markanın adı da içindeki aksesuarlar kadar güzel, '' namütehani '' yani sonsuz demek.Aksesuarları tasarlayan Merve Takım, ( bence bu adı aklınızın bir köşesinde tutun, ilerde çok sık duyabilirsiniz:) ) tasarımlarını sonsuz hayalgücünü kullanarak oluşturduğu için bu ismi vermiş bence çok da iyi yapmış.

Önceleri kendisi için tasarladığı aksesuarlar büyük ilgi görünce daha geniş bir yelpazede farklı ürünler tasarlamayı düşünmüş ve sonuçta ortaya 4 koleksiyon ve 65 aksesuar çıkmış. Detaylı bilgiyi siparişleri de verebileceğiniz internet sitesinden okuyabilirsiniz. Ama siz oraya girip okumadan önce ben çok beğendiğim koleksiyon isimlerini de sizinle paylaşmak istiyorum.
Revnak-ı bahar - Baharın Tazeliği
Maye-ı Seb- Gecenin karanlığı
Husn-u zaman- Zamanın güzelliği
A'mak-ı Hayal-Hayalin Derinlikleri

Nasıl? Masal gibi isimleri değil mi? Sonunda hayal dünyasını masalsı bir şeylerle ortaya çıkaran genç Türk tasarımcılar da ortaya çıkmaya başladığı için çok mutluyum. Bu arada o kadar kişiye özel tasarım dedik, masalsı isimler dedik diye fiyatlardan gözünüz korkmasın, sitede görebileceğiniz gibi gayet uygun fiyatları var ürünlerin. Her yerde ve herkeste görebileceğiniz fabrikasyon aksesuarları almaktansa size özel ve gerçekten özenilerek hazırlanmış takıları kullanmak, kendimizi her zaman ne kadar özel hissettirir!:)Merve'nin deyimiyle bu kişiye özel ürünler sahiplerini bekliyorlar. Ben daha fazla konuşmuyorum ve size adresi veriyorum:) Bu arada şu anda beğendiğimiz ürünleri, mail aracılığıyla sipariş edebiliyoruz fakat yakında online sipariş de verebilecekmişiz , bir diğer iyi haber ise bu koleksiyonun sadece saç aksesuarlarıyla sınırlı kalmayacağı!:) Herkese iyi alışverişler diliyorum!:)

24 Nisan 2009 Cuma

Bu yazı Carrie Bradshaw'a adanmıştır. :)
















Bazıları artık Sex& The City'nin modasının geçtiğini söylese de -ki bu bir genelleme için biraz doğru olabilir- 7 yıldır hala yayınlanan her bölümünü belki 100. kez izleyen, filmi geldiğinde herşeyi bırakıp sabah ilk seansta izlemeye koşan, 2. filmi sabırsızlıkla bekleyen bizler için özellikle benim için bu asla doğru olamaz! :) Diğer kızları da çok sevsem de( özellikle Samantha'yı) Carrie Bradshaw tv tarihinin en başarılı karakterlerinden biridir, çünkü onu hepimiz arkadaşımız hatta bazen kendimiz gibi görüyoruz.

Evini tamir ettirmeye parası olmasa da ayakkabı almaktan vazgeçmeyen, bazen yemek yerine Vogue alan ( çünkü bu onu daha çok doyurur) ve bunlardan utanmamamız gerektiğini bize hatırlatan, bir kadının hayattaki bütün yatırımının gözlerinin önünde yani dolabında olması gerektiğini savunan bu kadını çooook seviyorum! Tanıdığım hiç bir erkeğin onu güzel ya da çekici bulmaması da bir araştırma konusu olmaya aday bence... :)
Carrie'nin çok sevdiğim belki yüzlerce görüntüsü vardır aksesuarları,kıyafetleri ve tabii ki ayakkabılarıyla!... Ama en sevdiklerim arasından fotoğrafını bulabildiklerim bunlar...
-Birinci fotoğrafta '' candy girl'' haline bayılırım... Mr. Big'li 'domino effect' bölümünden:) Bu arada kısa saçı bu kadına inanılmaz yakıştırıyorum!
- İkinci fotoğraf 'I heart Ny ' bölümünden, diziyi izlememiş olanlara spoiler vermemek için bu bölümün öneminden bahsetmiyorum ama izleyenler beni çok iyi anlayacaklardır. Hayatta en sevdiğim şarkı olan moon river eşliğinde yapılan twist !Ayrıca bu fotoğraftaki ayakkabılar yeryüzündeki en güzel ayakkabılar olabilir mi?
-Üçüncü fotoğraftaki saçına ve makyajını çok seviyorum..
-Dördüncü fotoğraf Paristeki bölümlerden... Her zaman güzel giyinir ama Paristeki bütün kıyafetleri inanılmazdı... Özellikle bu fotoğraftaki!
-Bu fotoğraf yine Paristen... Milföy elbisesiyle uyurken:) O elbise için neler vermezdik...
-Altıncı fotoğraftaki makyajı ve saçı pembe bir sweatshirtle ancak bu kadar yakışabilirdi... Burda şeker yiyor olması gerek:)
-Meşhur Oscar De La Renta elbise! Aleksandr Petrovsky'yi hiç bir zaman sevmemiştim ama bu bölümde yaptığı jestin hakkını vermek gerek! :)
-Sekizinci fotoğraftaki saç modeli başka bir kadını kesinlikle aptal gibi gösterirdi! :)
-Dokuzuncu fotoğraftaki kolyeleri üst üste takması çok güzel onların arasında bir de tek taş yüzük vardır tabii! (Çok spoiler verdim artık yapıcak bişey yok sanırım) :)
Benim daha buraya koymak istediğim çook Carrie görüntüsü var, onlar da başka bir yazıda olsun... Sanırım bir tv dizisi karakterine nasıl '' girl crush'' yaşadığımı fazlasıyla belli ettim..:)
-

23 Nisan 2009 Perşembe

Pembe Kapaklı Uniq Dergi! :)

Uniq derginin kapakları her zaman çok güzeldir ama bu ay başka bir güzel olmuş sanki! Hem pembe hem de üzerinde Nil var! :)
Derginin sadece kapağı değil içi de çok güzel ve dopdolu tabi ki! Kampüs, kariyer, teknoloji, kültür, sanat, eğlence vee tabii ki modayla dolu minik cep dergimizi internetten de okuyabilirsiniz. Takı tasarımıyla ilgilenenlerin Deniz Kaprol röportajını okumasını tavsiye ediyorum! Bu arada benim yazılarım ve kampüs stili röportajım için sayfa 63,64 ve 65 e bakabilirsiniz :)
www.uniqdergi.com

22 Nisan 2009 Çarşamba

inspiring beauty



Amerikan Vogue Mayıs 2009 sayısından! Sizinle paylaşmadan yapamazdım:) İlham alınan güzellik, ve modelin ilham perisi olması durumu işte budur...
Birinci fotoğrafta yanıbaşında oturan Marc Jacobs ve onu kollarına almış Kate Moss'un elbisesi tabii ki Marc Jacobs! Justin'in jeani William Rast ve shirtü Dior Homme.
Alttaki fotoğrafta Kate Moss'un Oscar de la Renta ipek ve tüllerden oluşan elbisesi gerçekten büyüleyici değil mi? Moda editörü Tonne Goodman...
Bu fotoğları kim mi çekmiş? Tabii ki Annie Leibovitz...:)

Kaynak: style.com

18 Nisan 2009 Cumartesi


Diane Kruger ne kadar güzel bir kadın, Joshua Jackson ile ne kadar çok yakışıyorlar, ben Marchesa'nın her elbisesini ne kadar beğeniyorum ve bu elbise bir Nisan akşamı davetine katılmak için ne kadar uygun bir seçim! :)
Bahar gelince ben ne kadar pozitif oluyorum...

16 Nisan 2009 Perşembe

Dunnys are a girl's best friend. :)




Size daha önce Munnylerden ve Dunnylerden, Kidrobot ürünlerine olan sevgimden bahsetmiştim.
Oyuncaklar elbette ki bir kızın en yakın arkadaşlarıdır, tabii mücevherlerden sonra. İşte şimdi Kidrobot'un hem mücevheri hem de Dunnyleri çok seven kızlar için yaptığı kolyeleri var. Eğer değişik aksesuarlar arıyorsanız bence bunlar ilginç olabilir. Tarina Tarantino tarafından tasarlanmışlar. Tabii fiyatları biraz sorun yaratabilir zira kendileri 162.50$. İnci olan ise 187$. Bir de Türkiye'de satılmadığı için internetten almak zorundayız, e bunun daha gönderim ücreti var... Haklısınız siz en iyisi gidip daha değerli taşlar filan alın... :)

14 Nisan 2009 Salı

9 liraya babet?




Nişantaşı Rumeli Caddesindeki Peacocks mağazından bu babetleri 9 liraya aldım! Kendilerini dünyanın en rahat babeti ilan ediyorum! Üzerinde kelebek desenleri var ve dekoltesine bayıldım:) Arkadaşım da 29 liraya çok güzel topuklu Mary Jane ayakkabılar aldı. Tabii topuklu ayakkabıların kalitesi ve rahatlığı tartışılır ama Peacocks zaten İngilizlerin ucuz marketlerinden biri biliyorsunuz, bunlar burada 9 liraya satıldığına göre Çin'de 3 dolara filan imal ediliyorlardır, beklentiyi yüksek tutmamak lazım... Babetlerin turuncusu da vardı, başka model babetler de... Ama gerçekten kapışılıyor durumdalardı o yüzden almak isteyenler acele etsin... Benden söylemesi:)
Not: Çiçekleri yanında hediye vermiyorlar tabii, ben onları efekt olsun diye koydum! :)

13 Nisan 2009 Pazartesi

Vamp Gossip Girl




Bu çekimin styling'i için çok güzel sözler söylemesek de,şu fotoğrafları görünce, Leighton Meester'ın o cicili bicili hallerinden ne kadar sıkıldığımı anladım. Gossip girl'ü izlemememe rağmen ne de olsa bir şekilde o görüntülere maruz kalıyoruz, ki ben cicili bicili şeyleri seven bir kızımdır.:) Fotoğraflar New York Times için çekilmiş efendim...

12 Nisan 2009 Pazar

10 gün soyulmayan oje derken?


Tırnak bakımı konusunda oldukça dertliyim diyebilirim, çünkü şu kısır döngüden asla kurtulamıyorum; sürekli tırnaklarımda oje ile geziyorum, tırnaklarım nefes alamadığı için güçsüzleşiyor, çabuk kırılıyor ve sararıyor! E o sarımtrak tırnaklarla dolaşmamak için yine oje sürüyorum ve bu böyle gidiyor... En son maniküristten azar işittikten sonra oje sürmemeye kararlıydım, çünkü tırnaklarımın kendini bulması için en az 1 ay oje sürmemem gerekiyormuş. Aslında Mavala'nın ürünleri bu konularda gerçekten işe yarıyor. Bir de bilirsiniz Sally Hansen var, onun da ''hard as nails'' isimli ürünü de soyulan, kırılan tırnaklara iyi geliyor. Ama dün ''Patentli formülündeki Micro-Mineraller ve Kalsiyum ile tırnaklarınızı beslemeye ve 10 güne kadar güzelliğini koruyan bir renk sağlamaya yardımcı olur. Kolay sürüm için geliştirilen özel fırçası, ojenizin pürüzsüz görünümünü destekler.'' iddiasındaki ojeyi aldığımda gerçekten çok trajikomik bir durum yaşadım. Ojenin fırçası güzel, kolay sürülüyor, rengi de şahane tamam ama ojeyi sürdüm ve ertesi gün oje soyulmuştu!!! Bunun şaka olduğunu düşünüyorum, tırnaklarımın fotoğrafını çekip Sally Hansen'a mı yollasam napsam, üstelik ojeyi sürdükten sonra ellerimle ojeye zarar verebılecek hiç birşey de yapmadım. Böyle iddiaları olmayan Flormar ya da Pastel marka ojeler bile bundan daha çok dayanır:) Belki de benim aldığım şişede bir bozukluk vardı bilemiyorum ama bir daha alacağımı hiç sanmam....

8 Nisan 2009 Çarşamba

Doğumgünü hediyem:) Smart Blogger ödülü...


Bu ''mimlenme'' durumunu hep görüyordum, ama hiç mimlenmemiştim. Şimdi benim de bir blog ödülüm oldu, hem de doğumgünümde! Ödülü veren de çok sevdiğim bir blogger olduğu için ayrıca mutluyum:)http://nottingun.blogspot.com/ 'un sahibi Nurdan' a çok teşekkür ediyorum...

Ben de ödülümü bloğunu ve kendisini çook sevdiğim gerçek bir ''smart blogger'' olan Ayşin'e veriyorum... Onun da doğumgünü hediyelerinden biri olsun bu...



mim'in içeriği: 1)smart blogger iconunu yayınlamak,
2)ödülü verenin linkini yayınlamak,
3)ödül verdiğin ( bu mim ile mimlenmemiş) bloggerların linklerini yayınlamak,
4)ödül verdiğin bloggerlara haber vermek:)

Bir minicik kız çocuğu bak...:)


Bugün benim doğumgünüm! Kendime çok güzel, eğlenceli, mutlululuk, başarı ve tabii ki istediğim herşeye sahip olduğum bol alışverişli, elbiseli, çantalı, ayakkabılı süslü püslü bir yıl diliyoruum:) hahaha

4 Nisan 2009 Cumartesi

Nisan ayı, yunan tanrıçaları ve saç bantları hakkında bir yazı





'' Nisan en zalim aydır'' aydır dese de T.S Elliot, '' Nisan, Mayıs'ın gelmek üzere olduğuna dair verilen bir sözdür'' diyenler de var... Nisan benim en sevdiğim aydır. Doğanın uyanmaya başladığı, devrimlerin yapıldığı, günlerin uzadığı, film festivallerinin olduğu, bütün bir kış bekledikten sonra yeşil eriğe kavuştuğum, doğumgünümün olduğu, hediyelere boğulduğum ve tabii vitrinlerde rengarenk ilkbahar kıyafetlerini görmeye başladığımız, yavaş yavaş bir elbise bir hırkayla dolaşabildiğimiz günlerin geldiği... Artık şapkaları, bereleri çıkarmanın zamanı geldiğine göre, saç aksesuarlarına da bakınmaya başlamanın zamanı geldi... İnternette gezinirken bu saç bantlarını buldum, sizinle de paylaşmak istedim. Fiyatları oldukça uygun görünüyor. Hemen bir kaç tane sipariş etmeli... Buyrun size nisan ayının yapraklarıyla süslü, Yunan Tanrıçası saç bantları... :)

Clybourn Ave tasarımı, buradan alabılırsınız :
www.etsy.com
Bu arada sitede çok çok güzel başka bir sürü şey var.


"imkansız şey şiir yazmak aşıksan eğer ve yazmamak aylardan nisansa..."
Orhan Veli
"
"

2 Nisan 2009 Perşembe

Antakya Alışveriş Notları 2: Defne Sabunu


Antakya'nın ipekten sonra faydalandığım bir diğer nimeti de defne sabunu! Mutlaka Antakya dışındaki yerlerde de görüp, duyduğumuz bu sabunun değerini yıllardır onu kullanan Antakyalılardan dinledikten sonra daha iyi anladım. 'Gar sabunu ya da garlı sabun' adıyla da anılıyor...

Defne, mucizevi bitki olarak biliniyormuş. Defne meyvelerinden elde edilen (garlı) çok faydalıymış, cilt tarafından hemen emilebilen doğal bir yağ. Zeytinyağı ve defne yağından yapılan sabunun Antiseptik (mikrop öldürücü) özelliği de varmış.


Defne sabununu vücut için kullanmak bir yana, asıl saç ve saç derisi rahatsızlıkları için mükemmelmiş, ilk kullandığınızda insanın saçını keçe gibi yapsa da ( daha önce bahsettiğim Lush katı şampuanları gibi) saçlar zamanla alışıyormuş ve uzun vaadede saç dökülmesini bile engellediği söyleniyor. Antakya'dan aldığım sabunları banyoya koyduğumdan beri mis gibi kokusu her yere yayıldı. Eskiden anneler defne yaprağını veya defne sabununu çocukların beşiklerinin altına bebeklere böcek gelmesin diye koyarlarmış... Yani anlayacağınız defne sabunun faydaları saymakla bitmez:) Ben kullanmaya başladım bile, henüz ilk kullanışlarım olduğu için etkileri hakkında yorum yapmak istemiyorum ama en kısa zamanda raporları bildiririm...:)

Bu arada İstanbul'da defne sabunu diye satılan her sabun gerçek defne sabunu olmadığı gibi, Antakya'da daki her sabun da defne sabunu değil... Eğer yolunuz düşerse, Samandağdaki veya Savon otelin gift shopundaki ya da Harbiye'deki İpekçilerde satılan defne sabununu öneririm... Gerçek defne sabunun yapısı biraz daha yağlı ve koyu yeşil oluyor. Alın size katkısız, doğal, organik, hijyenik ürün:)