31 Mayıs 2009 Pazar

Freshtival'ın küçük Derya Baykalları

Çalışkan eller




Bu boncukların hepsi bu şekilde odamda durabilir miii



Freshtival'dan yeni geldim. Freshtival, Miller'ın düzenlediği bir müzik festivali, bugün Kuruçeşme arenadaydı.
Süper eğlenceli bir festival olduğunu söyleyemem ama, Mavi Jeans'ın kurduğu çadır en azından bizler için festivalin en eğlenceli kısmıydı! Zira zamanımızın büyük kısmını orda kendimizi kaybederek geçirdik:)
Yukarıda gördüğünüz kumaşlar, boncuklar, ipler, makaslar sonsuz malzemeler olarak önümüze serilmişken herkes yaratıcılığını kullandı ve gerçekten çok güzel şeyler yapan insanlar vardı. Vallahi gurur duydum:) Eee ne de olsa Derya Baykal'ı herkes bir kere izlemiştir...
Ben de kendime bir sürü şey yaptım ve festival boyunca hepsini üzerimde taşıyarak deli saraylı gibi gezdim... Bir de Ayşin'in bana yaptığı harika broş vaar:)
Böyle aktiviteleri sahalarda daha çok görmek isteriz...

29 Mayıs 2009 Cuma

Fornarina



Fornarina'nın seveni çok, ama orası benim için hep başkalarının üzerinde Fornarina olan şeyleri beğenip, mağazaya gittiğimde kendime asla bir şey beğenemediğim bir yer olarak kaldı... Bu t shirt ve çantayı görene dek:) Bir çanta daha var çok beğendiğim ama onun fotoğrafını henüz bulamadım

Bunların aynı anda giyilmesi bir felakete yol açabilir

27 Mayıs 2009 Çarşamba

Herşeye sticker yapıştıranlar vol 2.


Cafe Nero'da çilekli frappe benim için yeni su oldu! Onu içerken stickerlarımızı da yapıştırmasak olmazdı tabi...

25 Mayıs 2009 Pazartesi

O terliklerle nereye kadar...?


Sevgili Michelle Williams,

Çok şekersin, iyisin hoşsun. Matilda desen keza öyle... Zaten kendisi Heath Ledger'dan bizlere kalan tek avuntu...
Ama o terlikler hiç olmuş mu? Elini vicdanına koy da söyle... Hayır çok beğenıyosan ben sana Türkiye'den kutu kutu yollarım. Bunun Polaris'i, Ceyo'su, Gezer'i, Muya'sı var...


Sevgiler
Shopcolic
P.S: Eğer o terlikler oralarda yükselen değerse bile sözlerimin sonuna kadar arkasındayım!

24 Mayıs 2009 Pazar

Tasarımın karokökü



Bu fotoğrafları 2 hafta önce Kanyon'da çekmiştim. Vitra'nın meydandaki sergisinden... Fikir güzel de içini birazcık daha mı doldurmak lazımdı sanki?

23 Mayıs 2009 Cumartesi

Ayakkabılarımız ve biz:)


Dudak uçuklatacak fiyatlardaki ayakkabılara internette vurulmamızla başlanmıştı herşey... Ayakkabıları almak için herşey tamam olsa, internet sitesinin Türkiye'ye gönderimi yoktu.






Herşeyden çok sevdiğimiz ayakkabılarımız vardı bir de, sonra Nil'le kafa kafaya verip biz neden ayakkabılarımıza sticker yapıştırmayalım ki dedik! Zaten biz değil miyiz çocukluğumuzdan beri seramiklerden kolyeler, saçma sapan kumaş parçalarından çantalar yapan, kıyafetlerini kesip biçen onları bambaşka şekillere sokanlar. Dünya'nın en yaratıcı çocukları ve arkadaşları olduk her zaman, kimse itiraz etmesin! Ve ta ta taaaam sonuç...Bu pembeli, sarılı ayakkabılardan ikimizde de var ve onları çooook seviyoruz!




Çıkartmaların mükemmeliği ise Nil'in seçimi... Dondurmalar, kirazlar, palmiyeler ve şekerlemeler ne kadar da bizi anlatıyor değil mi?



Seni ve ayakkabılarımızı çok seviyoruum:)






P.S: Ayakkabıları nereden aldığımızı sormayın, asla söylemem ha ha ha:))

22 Mayıs 2009 Cuma

333!



Emma Watson, Crash dergisi için poz vermiş... Peki fotoğrafı çeken gizemli adam kim? Hiç Karl Lagerfeld diil ha ha ha!:) Bu arada Perez Hilton'da fotoğraflara insanların yaptığı yorumlara ne demeli? Çoğu aynı şeyi söylüyor ama bazıları çok komik, paylaşmak istiyorum!:) -NOT AT ALL CUTE….WHY DO MAGAZINES THINK WIERD IS THE IN THING???? -wow, they made a pretty girl look shiteous

-
what did they do to her face? try to make her look like a cullen? wrong fantasy douchebags…
and she really needs to eat some food.

-
Perhaps she should just stick with Harry Potter….

insanlar bazen çok acımasız oluyor. Hmmm

19 Mayıs 2009 Salı

Böyle bişey var bir de


Şöyle şeker çantalar yapan birileri var bi de...


16 Mayıs 2009 Cumartesi

Yeni parfümümüzü denemek ister misiniz?


Bu aralar parfümlere taktığımı sanmayın, zira ben hep böyleyim... Alışveriş merkezlerinde kozmetik mağazalarının önünde durup '' yeni parfümümüzü denemek ister misiniz?'' diyenlere '' istemez miyimmmmm'' diye cevap verip onların en sevdiği, yine aynı kozmetikçilerde ben kendimi kaybetmiş bir şekilde bütün parfümleri denerken '' yardımcı olabilir miyim?'' diyenlere '' sadece bakıyorum teşekkürler'' diyerek onların da en sevmediği insan modeliyim.

Sanırım ben hiç bir zaman kokusu imzası haline gelen, yıllarca aynı parfümü kullanan kadınlardan olamayacağım çünkü onlarca parfümüm var ve maalesef yenilerini istemekten de hiç vazgeçmiyorum. En son Marc Jacobs'un yeni Daisy'sine aşık olduğumu sanmışken bugün bütün şıpsevdiliğimle Gwen Stefani'nin ''Harajuku Lovers'' kokularına ve onların şişelerime aşık oldum!

Love, G, Music, Lil' Angel ve Baby isimli 5 farklı parfümü bugünden itibaren Sephoralar'da bulabilirsiniz. Ben tabii gidip hemen denedim! En çok Baby'i beğendim... Kokunun açıklamasında, Çiçeksi, pudramsı, taze, temiz, yumuşak yazıyor... Ehh tam aradığım şey, yeşil fiyonk tokaları olan siyah kıvırcık saçlı şisesine de çook şeker! 30 ml.si 75 lira. Parfüm şişelerini hiç biriktirmem (belki sadece kapakları)... Parfüm bitince hemen şişeyi atarım ki yerine yenisi gelsin ( Feng shui ) ama bu şişelerden tam 93783570 tane istiyorum:)

Bu arada parfümler için dünya'nın en şeker web sitesini tasarlamışlar!
http://www.hlfragrance.com

15 Mayıs 2009 Cuma

Uniq dergi mayıs sayısı:)


Artık Uniq derginin ne olduğunu söylememe gerek yok, hepiniz çok iyi biliyorsunuz:)

Ama bu ay yine dergi çok eğlenceli bunu söyleyebilirim:) Kapakta yenı albumlerıne bayıldığım Manga var.... Mezuniyet tüyoları yazımı ve tarzını kampuse taşı anketını de 62,63,64. sayfalarda bulabılırsınız:)


14 Mayıs 2009 Perşembe

Yerim


Cuma günü çok yakın bir arkadaşımın evleniyor olması beni düğünlere ve düğünlerde dağıtılabilecek enteresan şeylere dair düşüncelere sürükledi sayın okur... Sonra bu konuyla ilgili bloglar, siteler derken bunları buldum... Hani Lush ürünlerinin üzerinde '' gıda maddesi değildir'' yazıyor ya, bunlara ne yazmalı bilmem:) Bir nikahtan, düğünden sonra insanlara neden sabun dağıtılsın bilmiyorum... Aşkımız sabun köpüğü gibi bir mesaj verilmek isteniyor olamaz heralde, suya sabuna dokunun ya da temizlik için her gün 3dk gibi çocukluğumuzun TRTsivari gibi birşeyler olduğunu da sanmam. Neyse '' nikah şekeri'' esprisini anlamam uzun sürmedi:)fiyatları da pek uygun ( düğüne 1000 kişi çağırmıyorsanız) Şurada var.


12 Mayıs 2009 Salı

Mükemmel parfümü ararken

Bugün Harvey Nichols'da Marc Jacobs Daisy'nın bu yeni kokusunu sıktığım andan beri Jean Baptiste Grenouille kıvamında bileğime yapışık yaşıyorum. Galiba aradığım parfümü buldum... İçinden sticker çıkan parfümün zaten şirin olan şişesini istediğiniz gibi süsleyebiliyorsunuz. Fiyatını sormuştum ama o sırada kokunun güzelliğinden sarhoş olmuş olduğum için şu an hiç hatırlamıyorum... Ya da pahalı gelmiştir hafızamdan silmeyi tercih etmiş de olmam mümkün. Ama annem '' bu koku fazla masum'' dese de en yakın zamanda almam şart! Wishlist :)

10 Mayıs 2009 Pazar

Vintage vintage dedikleri...


Türkiye'nin vintage neferi Ece sükan, ( bu işe Türkiye'de kendisi kadar gönül vermiş başka birini daha tanımıyorum zira) Mavi Jeans için seçtiği bazı vintage kıyafetleri (vintage lafından çok sıkıldım) mavi jeans'e uygun hale getirmiş, şimdi de bu hepsinden birer tane bulunan 120 vintage parça; Akmerkez, İstinye Park, Beyoğlu, Tünel ve Palladium Mavi mağazalarında satılıyor. İstinye Park mavi'de bugün bu koleksiyonun bir kısmını görme şansım oldu. Herşey iyi güzel de, o elbiseleri ya sadece Ece sükan'ın ya da Carrie Bradshaw'ın giymesi lazım... Özellikle payetli bolerolar ve pembe tütü etek... Biz giysek maymun oluruz vallahi:)

Bir de tabii vintage bilinci ( çok yüksek bir bilinçtir aman dikkat) Türkiye'de ne kadar ki insanlar mavi jeans'e gidip 200 liradan başlayan kıyafetleri alacaklar bilemiyorum... Kesin şöyle diyaloglar duyarız...


- Aaaa bu ne ya eski püskü elbiseyle her yeri yırtılmış kota 200 lira verilir mi, şaşırmış bunlar! Hem rengi de solmuş bunların...

-Şekerim vintage bu vintage! Sen anlamazsın!!!

Shameless!


Nişantaşında son zamanlarda en sevdiğim yer , Beymen Blender oldu. Sıkılmamıza asla izin vermiyorlar... :)Sürekli ya çok eğlenceli bir parti ya da güzel bir sergi oluyor... Daha önce Baran Baran oyuncak sergisinden bahsetmiştim hatırlarsınız...
Bu defa da Koray Birand'ın Beymen kreatif direktörü Murat Türkili ( kendisine Beymen'in çarpıcı vitrinlerinin görsel sunumlarının yaratıcısı olarak büyük hayranlık duyuyoruz) ve Aslı Abbasoğlu ile birlikte tasarladığı Beymen Blender Originated ilkbahar/yaz 2009 koleksiyonunu farklı bir bakış açısıyla yorumluyormuş. ( Fotoğraf yorumculuğu )

Sergi 28 Mayıs'a kadar devam edecekmiş, 27 figuratif ve natürmort fotoğrafı görmek için sabırsızlanıyorum...

7 Mayıs 2009 Perşembe

İstanbul'dan Audrey geçti

Jean Pierre Jaunet, Chanel için bir reklam filmi çekiyor. Reklamda Audrey Tautou oynuyor ve o reklam İstanbul'da geçiyor... Daha güzel ne olabilirdi?!

Buyrun buradan izleyin;
http://video.ntvmsnbc.com/Default.aspx?QueryStringValue=58585858585853307364297572776530536430335873356530536430866464646587477837

4 Mayıs 2009 Pazartesi

Plastiğin en güzeli!


Hazır plastiklerden yeni bahsetmişken, plastiğin yeryüzündeki en güzel halini buraya yazmadan geçemem:)
Evet, yeni bir haber değil ama Vivienne Westwood, Melissa işbirliği olan bu ayakkabıyı nerede bulabileceklerini soran arkadaşlarım için yazıyorum...
Kanyon'daki Bil's mağazasında. Fiyatı 200 ytl civarı... Şu an numarası kalmamış yakında gelecekmiş... Zaten vitrine koymuşlar dikkat çekmemesi imkansız... Bir de o mickey'li babetler var ki. Ahhh:)