13 Eylül 2009 Pazar

Fashion's Night Out İzlenimleri

Yves Saint Lauren'de müzik ziyafeti
Dior'un önü, içeride Charlize Theron var ama içeri girebilene aşkolsun!

Bobbi Brown hayranlarıyla (?) fotoğraf çektiriyor.


Vitrinlerdeki DJ seyirleri vol. 95858

Zac Posen benimle fotoğraf çektirmeden bir dakika önce:)

Bergdorf Goodman'da imza kalabalığı

Fashion's Night Out icin aslında ekonomiyi canlandırma ve insanları alışveriş yapmaya teşvik etme etkinliği diyebiliriz. Ama bu gece icin Anna Wintor'un Vogue'daki yerinden olmadan önceki son güç gösterisi ya da kendini sevdirme planlarinin bir parcasi diyenler de var, ne de olsa fikir Anna Wintour'a ait.
Sebep ya da altında yatan neden her ne olursa olsun şunu söyleyebilirim ki, Fashion's Night Out benim ve sanırım pek çok kişinin beklediğinden çok daha büyük bir olay oldu ve herkes cok mutlu bir şekilde o geceyi bitirdi. Manhattan'da sanki yılbaşıymış gibi bir hava vardı, her yerde çok çok şık giyinmiş insanlar, mağazalarda etkinlikler, tasarımcılar, modeller, oyuncular neredeyse her mağazada mutlaka bir şey vardı. Bence en önemlisi ise; insanlar çok pozitif, mutlu ve en kalabalik yerde bile birbirlerine karsi çok nazik ve medeniydi!
O gece gerçekten modanın ne kadar önemli ve büyük bir endüstri olduğunu bir kez daha anladım. Ayrıca insanların bu konuyla ne kadar ilgili ve bilgili ayrıca zevk sahibi olduklarını da gördüm.
Bu arada Zac Posen'le biraz konuşma ve fotoğraf çektirme fırsatı buldum, (bir önceki gün Rihanna'yla tanışmam ayrı bir yazı konusu) Vogue'un meşhur Eylül sayısının kapağında olan Charlize Theron, dergiyi imzalıyordu ama benim imzalatmama iki kişi kala imza dağıtmayı bıraktı. Neyse, kendisini dünya gözüyle görmüş olduk:)
Soho'daki Marc Jacobs mağazasında Marc Jacobs'u, o geceden beri cana yakınlığı herkesin dilinde olan Josh Hartnett'ı, Rihanna'nın Guiseppe Zanoitti'deki dans şovunu, Ralph Lauren'daki Blake Lively'i, Meet Packing'deki Hugh Jackman ve Kate Hudson'ı kaçırdığım için üzülsem de gördüklerim bana yetti bile diyebilirim.
Bu ilgi ve beğeni üzerine bu geceyi gelenekselleştireceklerine eminim. Ama bir sorun vardı: Kimse alışveriş yapmadı! Zac Posen bile "kimsenin elinde poşet görmüyorum hadi alışveriş yapın! "diye bağırıyordu bir ara:)
Kimse alışveriş yapmayınca gece amacına ulaşmış oldu mu bilmiyorum, ama indirim olan yerlerde insanlar alisveriş yaptı. Sanırım insanlara yanlış yönde gaz verdiler. Örnegin Nine West'in onundeki sıra, her şey icin sıraya girmeye bayılan Amerika'lıları bile şaşırtacak kadar uzundu. O geceden bana hatıra olarak da gelirinin yarısı 11 Eylül müzesine bagışlanacak olan 10 $'lık FAO çantasi kaldi :)
İşte Newyork izlenimleri böyle. Bakarsınız bir gün İstanbul'da da FAO düzenlenir.

4 yorum:

iyilik, güzellik dedi ki...

oleyyy...gitmiş kadar oldum:):)süper ayşimcim:))

AYŞİM ÖZGÜR dedi ki...

begendin mi? :) cok sevindiiim oley

Adsız dedi ki...

aaa new yorktamısın? nasıl gittin nerede kalıyorsun kimlesin çok merak ettim bende gidicem inşallah! =)

AYŞİM ÖZGÜR dedi ki...

hehe bıraz özel sorular olmamıs mı sevgılı '' adsız'' :)