19 Eylül 2010 Pazar

Yeme de üstüne giy


Ağzınıza layık ilk elbiseyi giyen Lady Gaga değildi. Daha önce Jean Paul Gaultier bile bu türü denemişti

Lady Gaga, geçtiğimiz hafta önce Vogue Japonya edisyonunun kapağında etten yapılmış bikiniyle, sonra da MTV ödül gecesinde giydiği et elbiseyle çok konuşuldu. Gaga, etten yapılma kıyafetler giyerek vermek istediği mesajın “ insanlar inandıkları doğrular uğruna savaşmalıdır, yoksa sadece bir et parçasından farkımız kalmaz, ve ben sadece bir et parçasından ibaret değilim.” demek olduğunu ve üzerine giydiği etleri metafor olarak kullandığını açıklasa da, elbisesinin enteresanlığı vermek istediği mesajın da, aldığı ödüllerin de önüne geçti. Hatta Eminem ertesi gün “elbisesi o kadar kötü kokuyordu ki onu tebrik etmek için yanına bile gidemedim” diyerek Gaga'yı sivri diline doladı. Oysa Lady Gaga'nın elbisesi yapılan ilk yenilebilir kıyafet değildi. Hiçbiri et kadar iddialı olmasa da daha önce de insanların temel iki ihtiyacına; yeme ve örtünmeye aynı anda hizmet eden kıyafetler yapılmıştı. Hatta Gaga'nın giydiği elbise de için de “retro” demek mümkün. Çünkü bu elbise ilk defa 23 yıl önce Kanadalı sanatçı Jana Sterbak tarafından yapılmış ve 1991 yılında Kanada National Gallery'de sergilendiğinde çok tartışılmıştı.


Yenilebilir kıyafetlere lüks bir yorum da 2004 yılında ünlü moda tasarımcısı Jean Paul Gaultier'den gelmişti. Gaultier, Paris'te Fransız bagetlerinden yaptığı elbiselerin olduğu bir sergi açmıştı. Sloganı “ ekmek yücedir, saftır ve hayatın kendisidir. Kıyafetler olmadan yaşayabiliriz ama ekmek olmadan yaşayamayız.” olan sergideki elbiselerin hepsi Gaultier'in zarif tasarım anlayışından izler taşıyordu. Karbonhidrat ve proteinlerden yapılma kıyafetlerden daha sağlıklı olanlara, sebzelere bakacak olursak bu konudaki en ünlü elbisenin Amerikalı aktris Cloris Leachmann'ın kırmızı lahana ve marullardan yapılma elbisesi olduğunu söylemek mümkün. Kendisi de uzun yıllardır vejeteryan olan Leachmann, PETA'nın vejeteryanlığı yaygınlaştırmak için başlattığı bir kampanyada sebze elbiseyi giyerek poz vermişti.

Tatlıdan yapılma elbiseleri gerçekten bir amaca yönelik kullanan en çılgın insan ise İngiltere'de yaşayan bir gelin. Yaratıcı gelin, düğünde pasta ikram etmek yerine özel pasta tasarımcısı Lukka Sigurdardottir 'in yaptığı meyveli pastayı giyerek misafirlerine kendi üzerinden ikram etmeyi tercih etmiş. Hayatın her alanı için afiyetle giyilen kıyafetler sadece dış giyimle sınırlı kalmıyor elbette. İlk çıktığında oldukça ses getiren, renkli şekerlemelerden yapılma sütyen ve külotlar şimdi bir sürü internet sitesinde ve Amerika'da neredeyse bütün iç çamaşır mağazalarında satılıyor.

Ekmek bulamıyorlarsa pasta giysinler!




Giyilebilir elbiseler konusunda başı çeken en lezzetli materyal ise kesinlikle çikolata ve şekerler. Her yıl düzenlenen "Salon du Chocolat" festivalinde modeller çikolatadan yapılma elbiselerle podyumda yürüyorlar. Paris'te düzenlenen Çikolata fuarında da neredeyse her yıl çikolatadan yapılma elbiselerden defile düzenleniyor. Şekerlerden yapılma kıyafetler 2008 yılında "Project Runway" yarışmasında karşımıza çıkmıştı. Moda tasarımcısı olmak için yarışan adaylara yenilebilir malzemeden kıyafet yapma kuralı konmuştu ve yarışmada bölüm atlamak isteyen adaylar Times Meydanı'ndaki bir şekerci dükkanından beş dakika içinde toplayabildikleri bütün malzemeleri kullanarak elbise yaptılar.

Hiç yorum yok: